Soğan Hakkında Bilinmesi Gereken Her Şey
Soğan Hakkında Bilinmesi Gereken Her Şey Bilimsel adı Allium cepa olan soğan, insan vücudunda bulunan serbest radikalleri nötralize etmede çok etkili olan antioksidan bileşikler bakımından zengindir. Kuru soğan veya soğan olarak da bilinen Allium cinsinin en yaygın olarak yetiştirilen bir sebze türüdür. Soğan çoğunlukla iki yıllık veya çok yıllık bitkidir; ancak genellikle yıllık olarak işlenir ve ilk büyüme mevsiminde hasat edilir. Soğan bitkisinin içi boş, mavimsi yeşil yapraklardan oluşan bir yelpaze vardır ve bitkinin tabanındaki soğanı belirli bir gün uzunluğuna ulaştığında şişmeye başlar.
Soğanlar, gövdenin ucunda merkezi bir tomurcuğu saran yeraltı gövdelerinden oluşur. Sonbaharda (veya ilkbaharda, soğanın kışı geçirmesi durumunda) yapraklar ölür ve soğanın dış katmanları daha kuru ve kırılganlaşır. Mahsul hasat edilip kurutulur ve soğanlar kullanıma veya depolanmaya hazır hale gelir ve kuru soğan olarak tüketilir.
Soğan Nedir?
Bir önceki konumuzda sarımsağın faydaları hakkında yazı paylaşmıştık. Sarımsağın ikiz kardeşi olan soğandan bahsetmemek elbette düşünülemezdi. Soğan, insanlık tarihi boyunca en yaygın kullanılan şifalı sebzelerden biridir. Nitekim Soğan, birkaç çeşidi bulunan, sağlık açısından çok fazla faydası olan ve yemeklerimizin vazgeçilmezi bir sebzedir. Hemen her yemekte soğana ihtiyaç duyulur.
Enfeksiyon hastalıklarına karşı koruyucu olduğu bilindiğinden, bu tür sağlık sorunlarında da tedaviye destek amacıyla kullanılmaktadır. Kokusu her ne kadar biraz rahatsız edici olsa da sağladığı şifalar göz önünde bulundurulduğunda mutlaka tüketilmesi gereken sebzeler arasında ilk sıralarda yer almalıdır.
Besin değeri yüksek olan soğanın tüketimi gerek ülkemizde gerekse dünyada fazlacadır. Ülkemizde sonbahar mevsiminde hasat sonrasında kışa hazırlık olması bakımından soğan stoku yapılır. Hazırlanan hemen her yemekte kullanılan soğan, yemeğe lezzet katmaktadır. Yemeklerde kullanılan soğanın saymakla bitmeyecek kadar çok faydası vardır. Yemeklerde kullanmak dışında soğan ile çeşitli kürler, maskeler yapılabilir.
Soğanın Faydaları Nelerdir?
Yağ yakıcı özelliği sayesinde bölgesel zayıflama konusunda etkili olduğu bilinen soğan ayrıca iştah kesicidir. Damarlardaki yağ birikintilerini temizleme özelliği dolayısıyla damarların temizlenmesi için tüketimi önerilir.
Soğanın içeriğinde doğal antibiyotik kabul edilebilecek maddeler bulunduğundan astım, bronşit, soğuk algınlığı gibi rahatsızlıkları iyileştirici etkisi olan bir sebze olarak kabul edilebilir.
Soğanın diyabet, öksürük, yüksek tansiyon, damar sertliği gibi hastalıkların tedavisinde destek olarak kullanıldığı bilinmektedir. Soğanın faydalı taraflarından yararlanabilmek için yemeklerde fazla kavurmadan kullanmak, salatalarda çiğ olarak tüketmek en doğrusudur. Özellikle kuru soğanın faydalarını sıralayacak olursak:
- Sağlıklı saçlara ulaşmanızı sağlar. Saç dökülmesini büyük oranda azaltır
- Yüksek ateş halinde ateşi düşürme özelliği vardır
- Grip, nezle ve soğuk algınlığı gibi hastalıklara iyi gelir
- Antiseptik, antibakteriyel ve antimikrobiyaldir
- Göz sağlığını korur
- Soğan koklarsanız burun kanamasını durdurabilirsiniz
- Bağırsaktaki gaz ve sancı sorunlarına çok iyi gelir
- Depresyon benzeri bunalımlı ruh hallerine ve anksiyeteye iyi gelir
- Menopoz etkilerini azaltır
- Cilt yanıklarına, böcek sokmalarına iyi gelir
- Sivrisinek ve haşereler kokusundan rahatsız olur
- Sağlam bir sinit sistemine ulaşmanızı sağlar
- Hafızayı kuvvetlendirerek, alzheimer oluşma ihtimalini düşürür
- Kuru soğan vücudun savunma mekanizmasını geliştirir
- Kemik erimesi riskini azaltır. Sindirimi kolaylaştırır
- Kalp hastalıklarına karşı koruma sağlar
- Uykusuzluğa ve geceleri çok sık uyanma soruna iyi gelir
- Özellikle erkeklerde cinsel gücü artırır
- Kan şekerini dengeler
- Bir kanser önleyicidir. Özellikle gırtlak ve kolon kanserinde çok etkindir
Yukarıdaki kimi maddelerin içinde açılımını yapma ihtiyacı hissettiklerimizi aşağıda geniş açıklamalarıyla beraber okuyabilirsiniz.
Soğan Kalp Hastalıklarını Önler mi?
Soğanlar, iltihaplanma ile mücadele eden, trigliseritleri (kandaki yağ türlerinden biri) azaltan ve kolesterol seviyelerini düşüren antioksidanlar ve bileşikler içerdiğinden, kalp hastalığı riskini azaltabilir. Enfeksiyon giderici özelliği sayesinde, yüksek tansiyonu düşürülebilir ve kanın pıhtılaşmasını önleyebilir. Yapılan araştırmalar soğanın kolesterol seviyesini düşürdüğünü de göstermiştir.
Soğanın Kan Şekerine Faydası Nedir?
Soğan yüksek kan şekeri miktarının dengelenmesine yardımcı olabilir. Özellikle kuersetin ince bağırsak, pankreas, iskelet kası, yağ dokusu ve karaciğerdeki hücrelerle etkileşime girerek diyabet ve prediyabet hastalarının kan şekeri kontrolünü sağlayabilir. Ayrıca açlık kan şekerinin düzenlenmesinde önemli bir role sahiptir.
Soğanın Saç Dökülmesine Faydası Nedir?
Soğanın içeriğindeki zengin C vitamini, saçın ihtiyaç duyduğu kolajen üretimini destekler ve saç dökülmesini önler; saçı güçlendirerek sağlıklı büyümesine yardımcı olur. Soğandan hazırlanan kür, saç derisine uygulandığında vücuda fazladan kükürt desteği sunarak saçları güçlendirir. Bu kükürt desteği ayrıca kolajen üretimine yardımcı olarak saçın hızlı ve sağlıklı uzamasını sağlayabilir.
Soğanın Sindirim Sistemine Faydası Nedir?
Soğan, sindirimi destekleyen, bağırsaklardaki bakteri dengesini iyileştiren ve bağışıklık sistemine fayda sağlayan zengin bir probiyotik kaynağıdır. Probiyotikler, faydalı bağırsak bakterileri tarafından parçalanan sindirilemez türdeki lifli besinleri de kapsarlar.
Soğanın Kemiklere Faydası Nedir?
Soğan, en az süt ve süt ürünleri kadar kemik sağlığına iyi gelebilir. Kemikleri güçlendirme özelliğinden dolayı, menopoz sonrası kemik erimesine (osteoporoz) karşı etkili olduğu araştırmalarla ispatlanmıştır. Ayrıca sık soğan tüketen kadınlarda kalça kırığı riskinin azaldığı görülmüştür.
Soğan Suyu Kürü Nasıl Hazırlanır?
Herkesi evinde oldukça pratik bir şekilde hazırlayabileceği soğan suyu kürünün tarifine bir bakalım. Dezenfekte edilmiş bir adet orta boy kahverengi kabuklu beyaz soğan dörde bölünür. Önceden kaynatılmış iki su bardağı klorsuz suya bölünen soğanlar konulur ve ocakta beş dakika kaynatılır.
Daha kısa veya uzun süre kaynatılmamasına dikkat edilmelidir. Her öğün için taze olarak hazırlayacağınız soğan suyunu, herhangi bir şey eklemeden öğlen ve akşam yemeklerinizden onar dakika önce birer bardak içmelisiniz. Kürü on beş gün boyunca düzenli şekilde uygulamalısınız ve altı ay ara verdikten sonra on beş gün daha düzenli olarak içmelisiniz.
Sivilce Problemleri Olanlar İçin Soğan Suyu Kürü Tarifi
Eğer cildinizde iltihaplı sivilceleriniz varsa ve bunlardan doğal yollarla kurtulmak istiyorsanız, şu tarifi uygulayarak probleminize çözüm bulabilirsiniz; bir adet orta boy soğan baş kısmına vurarak parçalanır. İki bardak suda kabuğuyla beraber parçalanan soğan beş dakika boyunca kaynatılır. Hazırladığınız kürü sabahları aç karnına bir su bardağı içmelisiniz. Kalan suyu ise akşam yemeğinizden önce içmelisiniz. Bu her gün taze olarak hazırlanıp on beş gün boyunca uygulanması gerekmektedir.
Kıl Dönmesi Sorunu Olanlar İçin Soğan Suyu Kürü Tarifi
Eğer kıl dönmesi probleminiz varsa siz de şimdi paylaşacağımız tarifi uygulayarak bu şikâyetlerinizden kurtulabilirsiniz. Bir adet orta boy soğan tavada ya da fırında ısıtılır. Isıtılan soğan dayanılabilecek en sıcak şekilde ılıdıktan sonra rahatsızlığın olduğu bölgeye konularak yirmi beş dakika bekletilmelidir. Daha sonra kıl dönmesi olan bölge gül suyu ile temizlenmelidir. Sağlıklı bir sonuç alabilmek için kür haftada dört defa uygulanmalıdır.
Soğan Kürüyle Kilo Verilir mi?
Bu kür vücuttaki yağlanmaya karşı etkili olduğu için zayıflamak isteyenlere önerilmektedir. Elbette ki hiçbir diyet ya da kür tek başına zayıflama sağlayamaz. Ancak uygulayacağınız zayıflama programınız için etkili bir yardımcı olacaktır.
Soğan kürü düzenli olarak tüketildiğinde vücuttaki yağ depolarını harekete geçirerek yağların parçalanmasına yol açacaktır. Öğle ve akşam yemeklerinden önce tüketilmesi ile iştahı azaltıcı bir etki gösterecektir. Ayrıca metabolizmanızın hızlı çalışmasını sağlayarak sağlıklı şekilde kilo vermenize destek olacaktır.
Bu kür sizi sık sık idrara çıkararak vücudunuza giren besinlerin zararlı olanlarını atmanızı sağlayacaktır. Dolayısıyla idrar ve ter yoluyla zayıflamanızı sağlayacaktır. Ödem söktürücü özellikte olduğu için şişkinliklerin geçmesine yardımcı olacaktır. Sonuç olarak düzenli uyguladığınızda ve beslenmenize dikkat ettiğinizde yirmi gün içinde dört kilo verebilirsiniz.
Soğan Kokusu Nasıl Geçer?
Soğanı çiğ yediğinizde kokusundan hem sizin hem de etrafınızdaki insanların rahatsız olmaması için bir adet çiğ veya haşlanmış elma, taze nane, limon suyu, yeşil çay tüketebilir ya da karanfil çiğneyebilirsiniz. Ayrıca dişinizi iyice fırçalayabilir ve klor dioksit içeren gargaralar kullanabilirsiniz. Evde basitçe hazırlayabileceğiniz gargaraları da soğan kokusunu dindirmek için tercih edebilirsiniz.
Nane, biberiye veya okaliptüs gibi uçucu yağları hindistan cevizi, tatlı badem yağı ya da zeytinyağı ile seyreltebilirsiniz. Bunun için bir çay kaşığı seyreltici yağa bir damla uçucu yağ ekleyip ağzınızı bununla çalkalayabilirsiniz. Soğan Kokusu
Her Gün Soğan Yersek Ne Olur?
Soğan yüksek oranda besleyicidir. İyi miktarda protein, lif, selenyum, C vitamini, folat ve antioksidanlar içerir. Kültürümüzde neredeyse soğansız yemek yok diyebiliriz. Ancak soğanı çiğ olarak tükettiğinizde vücudunuzun baştan aşağı yenileneceğini söyleyebiliriz.
Çiğ olarak tüketilen soğan kan şekerini dengeler. Hücresel hasara neden olan serbest radikalleri nötralize ederek sağlığınıza sağlık katar. Kardiyovasküler hastalıklar için risk altındaki kişilerde LDL kolesterol seviyesini düşürür. Her gün tüketildiğinde kalp hastalığı riskini en aza indirir. İçerdiği selenyum ve kersetin sayesinde vücuttaki iltihabı azaltır. Antiviral ve antiseptik özellikleri sayesinde hastalıklara karşı kalkan olur.
Pişmiş Soğanın Faydaları Nelerdir?
Pişmiş ya da haşlanmış soğan, enfeksiyon hastalıklarından idrar yolu hastalıklarına kadar pek çok alanda insan vücuduna fayda sağlamaktadır. Aşağıda maddeler halinde pişmiş soğanın faydaları dikkatinize sunulmuştur:
- Enfeksiyon kaynaklı hastalığınız varsa, pişmiş soğanın zarını çıkarın ve dolamalı bölgenin üzerine koyun, yaranın iyileşmesini hızlandıracaktır.
- Pişmiş soğan deforme olmuş olan hücreleri tedavi ettiği için, migren hastalarının ağrı ataklarını hafifletmek içinde kullanılmaktadır.
- Pişmiş soğan vücuttaki insülin seviyesini azalttığı için şeker hastaları rahatlıkla tüketebilir. Ayrıca pişmiş soğan vücuttaki şeker oranını da dengeler.
- Pişmiş ya da haşlanmış soğan bir tülbent içine sarılarak göğse konulduğunda, öksürük ya da göğüs ağrısı sorunlarına iyi gelir.
- Şekeri dengelemesi sebebiyle kandaki toksinleri azaltır ve vücuttan çoğunlukla idrar yoluyla atılmasına yardımcı olur.
- Pişmiş soğan sayesinden kan damarlarda daha rahat dolaşır. Kalp krizi tehlikelerinin de önüne geçilmiş olur. Ama düzenli olarak soğan tüketilmelidir.
- Baş ağrısı çekiyorsanız, haşlanmış soğan ağrılarınıza iyi gelir. Haşlanmış soğanı parçalayıp, tülbent içine sarmalı ve bu şekilde iki saat uyumalısınız.
- Soğan bol miktarda kuertesin içermektedir. Kuertesin, vücutta kanser ve tümör oluşumunu engelleyen en önemli maddelerdendir.
- Soğanın içinde bol miktarda A ve C vitamini, kükürt ve lif bulunur. Bu maddeler vücuttaki toksinlerin atılmasına da yardımcı olur.
- Her türlü ağrı ve enfeksiyona bağlı olarak gerçekleşene iltihap sorunlarının önüne geçer, ağrı kesici olarak sıklıkla kullanılmaktadır.
- İçerdiği vitamin ve mineraller sebebiyle, pişmiş soğan bağışıklığı güçlendirir. Böylelikle vücutta enfeksiyon hastalıklarının oluşmasını engeller.
Soğan Çeşitleri Nelerdir?
Türk mutfağının vazgeçilmez sebzelerinden biri olan kuru soğan, yeri geldiğinde kuru fasulye ile çiğ olarak, yeri geldiğinde lahmacuna dost olarak çok tutuluyor. Balık sofrasına ise meze olarak sevilerek tüketiyoruz. Sonuç olarak neredeyse her sulu yemeğin ana malzemesi olan kuru soğan yemekleri lezzetlendiren muhteşem aromasının yanı sıra sağlıklı içeriği ile de dikkat çekiyor. Peki, Kaç çeşit soğan vardır? Ve bu soğanların özellikleri nelerdir? Hep beraber inceleyelim:
Arpacık Soğan
Bir soğana benzemesi normaldir ve gözlerinizi soğan gibi yakıp sulandırabilir, fakat arpacık soğanı kendi başına soğandan farklı bir sebzedir. Soğan ailesinin bu soğan şeklindeki üyesi çok daha tatlıdır. Sonuç olarak Tadı acı akrabalarından daha güzel olmakla birlikte dış tabakası çıkarıldığında sarımsağa da benzemektedir.
Ayrıca arpacık soğanları vücudu koruyan ve çeşitli kanser, kalp hastalığı ve diyabet hastalığı riskini azaltan, sebze ve meyvelerden elde edilebilen bir tür antioksidan olan flavonoid de içerir. Bu etken madde kansere karşı koruyucudur.
Mor Soğan
Kırmızı veya mor denilen soğan türü daha çok piyazlarda kullanılır ve sofralarda çiğ olarak bolca tüketilmektedir. Mor soğan içinde bulunan quercetin isimli bir antioksidan ve bir anti-inflamatuar gibi hareket ederek, kanser ve kalp rahatsızlığı risklerinin azaltımasına yardımcı olur.
Mor soğan ayrıca iyi bir kan temizleyicidir. Kandaki iltihapların azaltılması, kolesterolün oldukça düşürülmesi, kan pıhtılaşmasının önüne geçilmesi için tüketilebilecek besinlerdendir.
Kırmızı Soğan
Kırmızı soğan, folik asit, potasyum ve antioksidan açısından çok zengindir. Yemeklere hoş bir aroma verir bu nedenle birçok yemekte kullanılır. İçeriğindeki antioksidanlar sayesinde bağışıklığı çok güçlendirir ve vücuda direnç verir. Bu soğan türü çok dayanıklıdır. Genellikle kış için bu soğan muhafaza edilir ve ayrıca kışlık soğan olarak bilinir.
Beyaz Soğan
Beyaz soğan, bedenin savunma sistemini güçlendiriyor. Halk arasında doğal antibiyotik olarak geçer. Soğuk algınlığı, öksürük, bronşit ve gastrit gibi enfeksiyon hastalıklarına iyi gelir. Kötü kolesterolü ve yüksek tansiyonu düşürür, ama iyi kolesterol düzeyini de artırır. Kanser riskini azalttığı söyleniyor. Kadın hastalıkları ve kemik erimesine karşı faydaları vardır. İdrar söktürücüdür. Beyaz soğan ayrıca iştah açar, damarları açar ve kalbi güçlendirir.
Soğanın Zararları Nelerdir?
Soğan doğru miktarda ve doğru pişirme yöntemiyle tüketildiğinde faydalı bir besin olmasına karşın aşırı tüketildiğinde çeşitli zararlar doğurabilir.
Kükürt bileşenleri barındıran soğanın çok sık tüketilmesi halinde zehirlenme gibi ciddi durumlar da ortaya çıkabilmektedir. Uyuşturucu etkisi yaratabilen kükürt dioksit dozu günlük 35 mg seviyesini geçmemelidir. Soğanı yemeklerin içinde günde bir veya iki âdeti geçmeyecek şekilde tüketmek makbuldür.
En sık duyulan şikâyet ise midede yanma hissi oluşturmasıdır. Soğanı çok fazla veya aç karnına yediğiniz zaman midenizde ciddi bir yanma hissi oluşacaktır. Özellikle ülser veya reflü gibi mide sorunu olanlar aşırı soğan tüketmemelidir.
Soğan Hakkında Bilinmesi Gereken Her Şey adlı konumuza son verirken Soğanın faydaları ile alakalı başka videolar için buraya tıklayarak youtube üzerinden soğanın yararlarıyla alakalı videolar izleyebilirsiniz.
