Dini Bilgiler

Zamanın Kıymetini Bilmeden Ömür Tüketmek!

"Demir tava geldi, kömür tükendi. Akıl başa geldi, ömür tükendi" dememek için zaman planlaması yapmak!

Zamanın Kıymetini Bilmeden Ömür Tüketmek!

Zamanın Kıymetini Bilmeden Ömür Tüketmek! İnsanoğlunun kendisi hakkında en çok yanıldığı hususlardan biri de zamandır. Hiçbir zaman insan -arifler hariç- zamanın kıymetini bilemedi ve zaman hakkında yanılgıya düştü. Hâlbuki zaman paraydı, zaman hayattı, zaman yaşamdı, zaman imtihandı ve zaman sağlıktı…

İnsanın zamanın kıymetini bilememesinin nedenlerinden en önemlisi, nefes alamayacak kadar yoğun bir iş temposuyla çalışması ya da bunu düşünemeyecek kadar başında musibet ve belaların olması veya da oyun, eğlence ve zevk içinde yaşarken avuçlarının arasından akıp giden zamanı tefekkür edememesinden kaynaklanır.

İnsan ömrü zamanla kısıtlıdır. Doğumla başlayan ve ölümle sonlanan bir süredir. Ölümü hatırlamadığımız ve düşünmediğimiz gibi, bize verilen bu altın değerindeki zamanın önemini de düşünmeyiz. Bazen tüm zamanımızı delicesine para kazanmak uğruna harcar, zamanı tüketiriz. Sahi zaman bize neden tahsis edildi? Deli gibi çalışmak için mi? Kendini unutacak kadar dünya kazancı biriktirmek için mi?

Hadi diyelim ki kazandın! Fakat işte zaman bitti. Ya ahir ömründesin, ya son günlerindesin ya da bir binanın kenarından yürüyüp giderken, beşinci kattaki sakar teyzenin penceresinin kenarına koyduğu çiçek saksısı tam da kafana düşmek üzere…

Zamanın Kıymeti Nasıl Bilir?

Zamanın kıymetini bilmek akıllı adam işidir. Dakikaların hatta saniyelerin kıymetini bilmek, hiçbir anı boş geçirmemek ariflerin işidir. Fakat belki bu yazıdan sonra zamanın önemi hakkında bir takım düşüncelere sahip olabilir, kendimiz için bir takım plan ve programlar yapabiliriz.

Önce zamanın değerini anlamak adına zamanın karşısında dünyanın en değerli kabul edilen imkânlarını koyalım. Zenginlik, şöhret, makam veya gençlik işte bu saydıklarımız dünyevi değerlerdir. İnsanoğlunu ya bu değerleri kaybetmemek için, ya da kazanmak için zamanını sanki hiç bitmeyecekmiş gibi alabildiğine harcar.

Kimileri başarır zengin olur, kimileri başarır şöhret olur. Fakat bu çok uzun sürmez, yıllarca çalışıp didinmenin karşılığında elde edilen imkânların çoğu zaman sefasını sürmeye vakit kalmaz. Hatta uğraştığı ve didindiği süre kadar sefa sürecek zaman kalmaz.

Bir hayal âleminde yaşıyor gibi, tüm çaba beyhude, birkaç metrelik kefen beziyle uğurlanır. Fakat ne bize tahsis edilen zamanın kıymeti hakkında düşünüyoruz, ne de o zamanı en dolu dolu ve en verimli nasıl harcayabiliriz bunu düşünebiliyoruz…

Hâlbuki bize tahsis edilen zaman içinde, bizim yükümüzü alarak ahiret âlemine taşıyacağımız hususlar üzerinde birikim yapmamız daha doğru değil mi? Elbette ki kimseye münzevi yaşam sür, dünyayı unut sadece uhrevi âleme ahiret hayatına çalış demiyoruz. Ama dünyayı amaç ederek, ahiret hayatını unutacağımıza, dünyayı araç ederek, ahiret hayatını amaç edinmemiz gerektiğini söylüyoruz.

Zamanın Kıymetini Bilmeden Ömür Tüketmek!

Zaman Dolmadan Önce Neler Yapılır?

Evet, Aziz Dostum! Bu satırları okuyabiliyorsan zamanın başlayalı epey olmuş demektir. Hatta yaşadığın kadar yaşayacağının garantisi de yok demektir. Ve madem “Akıllı adam en sonunu düşünendir” neden işe en sonunu düşünerek başlamıyorsun?

Bunu yapmak düşündüğün kadar zor değil. Tek yapman gereken, dünya hayatı için koştururken, ahiret hayatını unutmamaktır. Ahiret için yapman gereken yükümlülükleri atlamadan, unutmadan ve zamanında yerine getirmektir.

Mesela ilk iş; eğer kılmıyorsan hemen bugünden tezi yok namaza başlaman gerekir. Sana bahşedilen 24 saat içinde 5 vakit namaz, toplamda bir saatini bile almaz. Bir saatini namaza ayırarak ahiret hayatı için hazırlığını yap, 23 saat senindir, onu istediğin gibi kullan.

Elbette bu süre içinde, hak yeme, kul hakkına girme, işine hile katma, aldatma, ihaleye fesat karıştırma, kimsenin namusuna göz dikme özlenen ve aranan o İslam genci ol. Zaten öteden beri İslam hukukuna riayet eden her Müslüman bu hususlara ister istemez dikkat eder.

Çünkü Resulullah sav “Din güzel ahlaktır” buyuruyor. Dikkat edelim din çok namaz kılmak, çok oruç tutmak, çok nafile ibadet yapmak değil, “din güzel ahlaktır” diyor. İşte bu güzel ahlakı kazanmanın yolları da beşeri münasebetlerinde kişinin, helal ve haramlara yani İslami hususlara riayet etmesini gerektirir.

Hem samimi bir Müslüman olacaksın, hem faiz yiyeceksin, hem kul hakkı yiyeceksin, hem komşunun eşine yan gözle bakacaksın; bunların bu gibi durumların güzel ahlakla hiçbir ilişkisi yoktur. Güzel ahlak kötülüklerin terk edildiği ahlaktır. Ahiret hayatı için, zamanın kıymeti bilinmeli ve nefsimiz için tayin edilen süre içinde, kötülüklerden uzak durup, güzel ahlak sahibi olmaya gayret göstermeliyiz.

Ve sen aziz kardeşim! Henüz süren dolmadı, çıkmamış candan ümit kesilmez. Geç kalmadan, son bir nefesle sana ait olan süre, ansızın elinden alınmadan tövbe et. Tövbe eden anasından doğduğu gün kadar temiz, günahsız ve masumdur.

Bu yüzden gecikmeden hatta geciktirmeden nasuh bir tövbe ile tövbe et. Çünkü mahşer meydanında en büyük pişmanlıkların sahipleri, hep tövbelerini geciktirenler olacaktır. Rabbimiz bizi tövbesini geciktirmeyenlerden, zamanın kıymetini bilenlerden eylesin. Amin.

Zamanı Güzel Kullanmak

YouTube video

Zamanın Kıymetini Bilmeden Ömür Tüketmek! adlı konumuza son verirken zamanın kıymeti ile alakalı videolar izlemek isterseniz, burayı tıklayarak youtube üzerinden izleyebilirsiniz.

Keyifli Admin

Medeniyetimiz, ahlaki değerlerimiz ve bu vatan toprağı bizim için değer konmaz birer hazine niteliğindedir. Keyifli Bilgi yapabildiği kadar, sizlerin de desteğiyle bu hazinelerin hepsine taliptir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu